‘Terör örgütü üyeliği’ne delil: ‘Merhaba, nasılsın?’
İzmir’de 22 Mart’ta düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi İdil Uğurlu, Barış’ın annesi Behiye Yalçın, Selma Demir, Ayşe Merva Aytemur, Hayat İzgi ve Newroz Çelik tutuklandı. sevk edildikleri adliyede “terör örgütüne üye olmak” gerekçesi ile çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı 6 kişi hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamlayarak iddianame hazırladı. İddianame, sunulduğu İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi ve duruşma tarihi 8 Haziran olarak belirlendi. 50 sayfalık iddianamenin 10 sayfasında PKK, KJK ve TJA hakkında bilgiler yer alıyor. İddianamede suçlamalar, Buse Arslan adlı “dokuz” adlı açık ve zımni bir tanığın sözleriyle kadınların katıldığı eylem ve faaliyetlere dayanıyor.
AÇIKLAMALAR VE GÖRÜŞMELER DELİL SAYILDI
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, iddianamede HDP Genel Kurulu, Eziyetle Mücadele Günü ve Zulümle Dayanışma Günü’nde tutuklanan HDP Milletvekili Semra Güzel’e, ağır hasta olan Kürt tutsağın tahliye talebine ilişkin iddianamede yer aldı. siyasetçi Aysel Tuğluk, zama karşı İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin açıklaması, İHD’nin hasta tutsakların serbest bırakılması talebi, DAİŞ’in Şengal ve Suruç’ta gerçekleştirdiği katliamlara tepki, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yapılacak Feminist Gece Yürüyüşü çağrısı , kadına yönelik şiddete karşı İzmir Kadın Platformu ve ekolojik talan ve Newroz mitinglerine karşı yaptığı basın açıklamaları ithamlara konu oldu.
Yine HDP’nin Ege Bölgesi konferansı, HDP’nin halk mitingleri, Adalet Nöbeti ve KESK İzmir Şubeler Platformu’nun Adalet Nöbeti kabahat olarak gösterildi. Kadınların katıldığı hareket ve faaliyetlere ilişkin iddianamede, GSM limitlerinin HTS bilgilerini içeren raporlar yer alıyor.
‘NASILSIN?’ SU SATICISI
İddianamede kadınların “Merhaba nasılsın?” söz itham konusu yapıldı. İddianamede şu değerlendirme yapıldı: “Merhaba nasılsınız? Örgüt adına örgüt görüşmesi talebini söylemle örgüt bağlantısı olduğu değerlendirilen kişiye üstü kapalı olarak ilettiği anlaşılmaktadır.”
KISA ORGANİZASYONEL TUTUMDUR
Kadınların telefon görüşmelerindeki kısa konuşmalar “örgütsel tavır sergilemek” olarak değerlendirildi. Yine iddianamede kadınların sahne ortasında yaptıkları konuşmalar örgüt faaliyeti sayıldı ve görüntülü konuşmanın, konuşmaların deşifre edilmemesi amacıyla yapıldığı iddia edildi.
SAVCI DEĞERLENDİRMESİ
Savcı iddianamenin sonunda şu değerlendirmede bulundu: “Dosyanın bir bütün olarak incelenmesinde sanıklar İdil Uğurlu, Bahiye Yalçın, Hayat İzgi, Selma Demir, Nevroz Çelik ve Ayşe Merva Aytemur hep birlikte hareket etmişler ve sanıklar hep birlikte hareket etmişlerdir. PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü’nün KCK Sözleşmesi çerçevesinde kadın yapılanması. Örgütün örgüt içinde yeniden canlanması ve güçlenmesi amacının, örgütlü hareketlerle eylemlere katılım davetlerinin yayınlanması ve örgütün medyası olarak hareketlerin yayınlanmasıyla gerçekleşeceğine inanırlar. Örgüte yeni personel kazandırma ve örgütün dağılmasını önleyerek örgüt üyelerinin korunmasını sağlama faaliyetleri ile örgüte üye olma suçunu örgütün dağıldığı imajı ile işledikleri tüm belgelerin içeriğinden anlaşılmaktadır. tabanda yasal ve doğru olduğu için örgütlenme yaratılarak güçlendirilir. Sorumluları olarak yerel yönetici konumunda oldukları göz önünde bulundurularak eylemlerine uygun sevk unsurlarına göre üst uçtan başlanarak cezalandırılmalarına karar verilmiştir…”
HAPİS İSTENİYOR
İddianamede İdil Uğurlu, Behiye Yalçın, Selma Demir, Hayat İzgi, Ayşe Merva Aytemür ve Newroz Çelik hakkında “terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla 7 buçuk yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor. (HABER MERKEZİ)